Toprak Tv

ÜLKEMİZDE ŞEKER PANCARI VE ŞEKER ÜRETİMİNİN DÜNÜ, BU GÜNÜ VE GELECEĞİ

Görevden ayrılan Türkşeker Genel Müdürü Sayın Mücahit Alkan’ın, Özelleştirme idaresi tarafından ihale ile satılan Şeker Fabrikaları dışında kalan on beş şeker fabrikasının iç piyasada fiyat dengeleri oluşumunu üstlenmesi için özelleştirme programından çıkarılması yönündeki çabaları her türlü takdirin üzerindedir.

ÜLKEMİZDE ŞEKER PANCARI VE ŞEKER ÜRETİMİNİN DÜNÜ, BU GÜNÜ VE GELECEĞİ
Kızılay Web Banner 728X090
Ali Şükrü TUNÇEL( tuncelalisukru@gmail.com )
350 views
22 Haziran 2022 - 8:33
Kızılay Web Banner 728X090

Ülkemizde, Uşaklı müteşebbis, merhum Nuri şeker ile başlayan şeker pancarı ve bu üründen şeker üretimi, o yıllardan bu günlere gelinceye kadar önemli gelişmeler kaydetti. O günlere kadar Şeker’i ülke dışından ithal ederken, zamanla kurulan yeni şeker fabrikaları sayesinde şeker pancarından şeker üretimi arttı ve  ithalat yapan ülke iken ilerleyen zaman içinde şeker  ihracatı yapan bir ülke olmuştuk. Hatta 1980’li yıllarda iç tüketim fazlası şekeri şeker fabrikalarının ambarları dışında muhtelif kamu kurumlarının ambarlarına tonlarca şeker stoklanmış ve ülke dışına şeker ihraç edilmişti.

Ülkemizde üretilen Şeker’in satış fiyatının, uluslar arası şeker borsalarındaki fiyatların üstünde seyretmesi, zamanla şeker fabrikalarını kotalı şeker üretimine girmeye mecbur bırakmıştı. Şeker kanunu ile kurulan Şeker Kurumu, iç piyasa şeker ihtiyaç miktarını şeker fabrikalarının pancar işleme kapasitelerine göre dağıtarak şeker fabrikalarını iç tüketim odaklı şeker üretimine zorlamaktaydı. İç tüketim miktarı anlamına gelen miktar “A” kotası olarak, bu miktarın %5’i de “B” kotası olarak belirlenmişti. B kotası şeker, Ülkemizin karşılaşması muhtemel olağan üstü şartları için fabrikaların yeni şeker üretim kampanyası başlangıcına kadar stoklarında bulundurmaları gereken mecburi şeker stoğu anlamına geliyordu.

A ve B kotaları dışında üretilen şeker C kotası olarak adlandırılıyor ve C kotası şekerin iç tüketime satışı yasaklanıyordu. C kotası şeker ya ülke dışına ihraç edilecek, ya da şekerli madde ihracatçılarına Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen “Dahilde işleme izin belgesi” sahiplerine satılabilecekti. Böylece şekerli madde ihracatçılarına uluslararası pazarlarda rekabet gücü kazandırılmış olacaktı. C kotası şekerin satış fiyatı, Şeker Kurumu tarafından Londra şeker borsasında oluşan şeker fiyatları göz önüne alınarak belirlenmekteydi. Şeker kurumu kapatılıp kurumun sorumlu olduğu işler, Tarım Bakanlığı bünyesinde kurulan Şeker Dairesi Başkanlığına devredildikten sonra C kotası şekerin satış fiyatı da uluslararası piyasalarda oluşan şeker satış fiyatları göz önüne alarak fabrikalar tarafından belirlenmeye başlandı.

Son iki yılda uluslar arası şeker piyasalarında oluşan şeker satış fiyatlarının ülkemizdeki iç piyasa şeker satış fiyatlarının da üzerinde seyretmesi üzerine bazı şeker fabrikaları C kotası şeker üretimine yöneldi iseler de Tarımsal ürün üretim kalemlerindeki durmak bilmeyen fiyat artışları karşısında pancar üreticileri, pancar üretimine mesafeli yaklaştılar ve  şeker fabrikalarının bir çoğu  C kotası şeker üretemedikleri gibi A kotalarını  dahi tamamlayamadılar. Tarımsal ürün üretim kalemlerindeki durmak bilmeyen fiyat artışları sonucunda üreticilerimiz sattıkları ürünün getirisiyle sonraki yılın gübre, tohum, akaryakıt ve ilaç gibi giderlerini karşılayamayacakları noktalara geldiler. Ülkemiz, acil ve ciddi önlemler alınmadığı takdirde bu yıl ve önümüzdeki yıllarda sadece şeker pancarında değil, birçok tarım ürünü üretiminde ciddi miktarlarda üretim kayıpları ile karşı karşıya kalacaktır. Ülke ihtiyacına yeterli tarımsal ürün üretimi, sloganlarla ve boş vaatlerle değil, ciddi ve kalıcı önlemlerin alınması ile mümkün olur.

Görevden ayrılan Türkşeker Genel Müdürü Sayın Mücahit Alkan’ın, Özelleştirme idaresi tarafından ihale ile satılan Şeker Fabrikaları dışında kalan on beş şeker fabrikasının iç piyasada fiyat dengeleri oluşumunu üstlenmesi için özelleştirme programından çıkarılması yönündeki çabaları her türlü takdirin üzerindedir. Türkşeker dışında kalan şeker fabrikaları bu yılın kampanyasında üretmiş oldukları şekeri Dünya borsalarında oluşan fiyatlar üzerinden iç piyasaya satarken Mücahit Alkan yönetimindeki Türkşeker’e bağlı fabrikalardaki şeker satışları bu yılın maliyetlerine göre, Toptancı ve stokçulara değil, ülke çapında yaygın olan market zincirlerine yapılmaktaydı. Ancak, zincir marketler ucuza aldıkları şekeri maalesef fahiş fiyatlarla satmışlardır. Bu uygulamalar da göstermiştir ki Türkşeker ’in şeker, ve şeker dışında sözleşmeli olarak ürettireceği diğer ürünlerin tarım kredi kooperatif marketlerinde olduğu gibi Türkşeker tarafından  oluşturulacak market zincirlerinde satılmasının  ne kadar acil bir ihtiyaç haline geldiği ortaya çıkmıştır.

Bu yıldan itibaren gerek Türkşeker, gerekse özel şeker fabrikalarının, kotalarına yeterli şekeri üretebilmeleri için,  şeker pancarı ile birlikte başta yağlı tohum bitkileri olmak üzere ülkemizin ithalat yapmak zorunda kaldığı diğer ürünlerin sözleşmeli üretimine girmeleri gerekmektedir. Ayrıca,  şeker fabrikalarının tamamı şthalata dayalı olan tarımsal gübre üretimine de girmeleri gerekmektedir. Bu konuda Devletimize düşen öncelikli görev,  bu ürünlere uygulanmakta olan destek ve hibelerin, sözleşmeli üretim yapan kurumlar üzerinden verilmesi ve ayrıca bu kurumlara da desteklerden ayrıca hizmet bedeli olarak bir pay ayrılmasıdır. Aksi halde bu yıl 400 000Ton olan şeker ithalatı önümüzdeki yıllarda çok daha fazla miktarlarda olacaktır.

Tarımsal üretimde en büyük gider kalemi olan akaryakıtın, ÖTV muafiyeti olan “Tarım akaryakıtı” uygulaması birçok Avrupa ülkesinde başarı ile uygulanmakta iken ülkemizde de bir an önce uygulamaya konulması gerekmektedir. Ekonomimizdeki başıbozukluğun bir an önce sona erdirilerek fiyat artışlarının önüne geçilmediği takdirde ülkemizi çok daha sancılı günler beklemektedir. Freni patlayıp, yokuş aşağı sürati günden güne artan bir kamyon gibi gitmekte olan fiyat artışlarının bir an önce önü alınmalı ve en yakın zamanda kara yollarında olduğu gibi bir kaçış rampası oluşturularak bu tehlikeli gidişe son verilmelidir. Aksi halde önümüzdeki yıllarda gıda ürünleri ithalatımız bu yılki ithalatımızdan kat be kat fazla olacağından yaşanacak olan fiyat artışları halkımızın alım gücünün çok çok üstünde gerçekleşecek ve  büyük halk kitleleri açlık sınırında yaşamak zorunda kalacaktır.

Ali Şükrü TUNÇEL

Ziraat Yüksek Mühendis

tuncelalisukru@gmail.com

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
Toprak TV
Toprak TV

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.